İstanbul’da yıllar önce cinsel istismara maruz kalan S.K. yaşadıklarını anlattı. Hukuk mücadelesini sürdüren genç kız, her gün intihar etmeyi düşündüğünü ifade ederek “Mahkeme süreci başladı. Daha sonra bana şikayetinde geç kaldın deyip resmen onu akladılar. Şimdi o hayatına devam ediyor” dedi.
S.K., 4 yıl önce dünyaca ünlü şarkıcı Beyonce’un sosyal medya hesabını takibe aldığında başka hesaplara da istek attı. Bunlardan biri olan 23 yaşındaki M.E.K, zamanla küçük kızla cinsel içerikli konuşmalar yaptı. S.K., kendisinin küçük yaşta olduğunu belirtmesine rağmen M.E.K. tacizlerini sürdürdü. Özür dileyen şüpheli, yaklaşık 1 yıl sonra tekrar iletişim kurdu ve küçük kızın uygunsuz fotoğraflarını elde etti. M.E.K., fotoğrafları ailesine göstermekle tehdit ettiği kızı evine çağırıp cinsel istismarda bulundu, telefonuna el koymaya kalkıştı.
Küçük kız büyük travma yaşadı. Yaşadığı kâbusun ardından babasını da pandemide kaybeden S.K., 1,5 yıl sonra şikayetçi olup sapığın cezalandırılmasını istedi. M.K.E. hakkında hazırlanan savcılık iddianamesinde, ‘Cinsel istismar’ suçundan 16 yıl, ‘Kişiyi Hürriyetinden Yoksun kılma’ suçlarından da 5 yıla kadar hapis cezası istendi. Bakırköy 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde iki yıl süren davada, cinsel istismar suçunun 19 Haziran 2019’da yaşandığı, şikayetin ise 7 Ocak 2021’e yapıldığı, şikayet süresinin (6 ay) dolduktan sonra şikayetin yapıldığı aktarılarak, kovuşturma şartının gerçekleşmemesi nedeniyle davanın düşürülmesine karar verildi. Mahkeme, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden sanığa beraat verdi.
Mahkeme ayrıca S.K.’nın telefonunun alınmasıyla ilgili ‘yağma’ suçundan gereğinin takdirinin ifası için Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusu müzekkeresi yazılmasına karar verdi. Dosya, İstinaf Mahkemesi’ne gönderildi.
19 yaşındaki genç kız 3 yıl önce 16 yaşındayken yaşadığı cinsel istismar ve darp iddiasıyla şikayette bulundu. Cumhuriyet savcılığı tarafından şüphelinin, ‘Cinsel istismar’ ve ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçundan cezalandırılmasına yönelik iddianame hazırlandı. Ağır cezada görülen davada, mahkeme genç kızın şikayet süresi 6 ayı dolduktan sonra şikayette bulunduğunu belirterek cinsel istismar davasını düşürdü. Diğer yağma iddiası için de bölgedeki mahkemeye başvurulması kararını verdi. Dosya istinaf mahkemesine gitti. “Hakaret, Cebir Tehdit veya Hile Kullanarak Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma, Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı” davası İstanbul Bakırköy 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Sabah’tan Yunus Emre Kavak’ın haberine göre üniversite öğrencisi S.K., Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak 16 yaşındayken yaşadığı cinsel istismar saldırısı ile ilgili şikayette bulundu. Şikayet dilekçesinde sosyal medya hesabında sevdiği bir sanatçının hesabını takip ederken orada herkese istek attığını belirten S.K.. “Orada M.E.K.’ya da istek attım. Bana cinsel içerikli mesajlar gönderdi. Ben de ona 15 yaşımdayım dedim. Bana fark etmez dedi. Sonra arkadaşlarıma söyledim. Arkadaşlarım da konuşma dediler. Aradan bir yıl gibi zaman geçti. Bana cinsel içerikli mesajlar attığı için özür diledi. Daha sonra tekrar benimle iletişim kurdu. Resimler istedi ben de ona attım. Sanık o fotoğraflarla beni evine çağırdı. Resimlerimi aileme ve arkadaşlarıma atmakla tehdit etti. Ben de korktuğum için gittim. Telefonumu istedi. Telefonumu vermedim ancak zorla elimden aldı. Şifremi sordu. Şifremi vermeyince yere fırlattı, camı kırıldı. Telefonumun şifresini vermedim diye kendisiyle cinsel ilişkiye girmedim diye beni dövdü, kafama vurdu, saçımı çekti, yastıkla boğmaya çalıştı. Ben o an telefonumu alıp kaçmak istedim ancak kendisi izin vermedi. Beni cinsel ilişkiye zorladı. Onun dediklerini yapmak zorunda kaldım.” diyerek cinsel istismara uğradığını iddia etti.
Başıma bu olay geldikten sonra ailece korona olduk diyen S.K., yaşadıklarını anlattı. S.K.; “Babam o hastalık sürecinde vefat etti. Ben bu olayla ilgili o yüzden bir şey yapamadım. Sonrasında onun hayatına normal devam etmesi benim ise ölü gibi kalmam zoruma gitti. Yediremedim kendime yapılanları hazmedemedim. Hemen her gün intihar etmeyi canıma kıymayı düşündüm. Gidip şikayetçi oldum. Mahkeme süreci başladı. Daha sonra bana şikayetinde geç kaldın deyip resmen onu akladılar. Şimdi o hayatına devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Öte yandan konuyla ilgili olarak mahkemede ifadesi alınan şüpheli M.E.K. suçlamaları kabul etmedi. İfadesinde ise şunları anlattı; “Bana istek atmıştı onu engelledim. Beni saplantı haline getirmişti. Birçok farklı hesaptan bana istek attı. Ben kabul etmeyince benim okul arkadaşlarıma istek attı. Instagram’ı kullanmadım. Bu kez Twitter kullandım oradan bana ulaştı. Şikayetçi olacağımı söyledim. Annem babam duymasın dedi. Vazgeçtim. Whatsapp konuşmalarında cinsel içerikli konuşmalar oldu. Ben mağdura cinsel ilişki teklifi ile eve davet ettim. Cinsel ilişki niyetiyle mağdur kendi rızasıyla evime geldi. Ben telefonunu açarken şifresini görmüştüm. Fotoğrafları gösterirken benim ablalarımın fotoğraflarını mağdurun telefonunda gördüm. Ablalarımın fotoğrafını gördüğümü anlayınca ani bir hamleyle telefonun tuşlarını kilitleyerek ayaklandı. Ablalarımın Instagram’daki fotoğraflarının görüntüsünü almış. Benim fotoğraflarımı da aynı şekilde almıştı. O fotoğrafları sildikten sonra telefonunu geri verdim. Sonra ben Balıkesir’e gittim. Beni telefonla rahatsız ediyordu. Ben de hayatımdan çıkmasını istiyordum.” Dediği öğrenildi.
Devam eden mahkeme sürecinde iddianame hazırlandı. M.E.K. hakkında ‘Cinsel istismar’ suçundan 16 yıl, ‘Kişiyi Hürriyetinden Yoksun kılma’ suçlarından da bir yıldan 5 yıla kadar hapis cezası istedi. Bakırköy 23. Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul etti. İki yıl süren davada, mağdur, sanık ve tanıklar dinlendi. Mahkeme, “Sanığın eyleminin TCK 104/1 maddesi kapsamında reşit olmayanla cinsel ilişki suçu kapsamında değerlendirildiği” cinsel istismar suçunun 19 Haziran 2019’da yaşandığını, şikayetin ise 07 Ocak 2021’e yapıldığını, yani şikayet süresinin dolduktan sonra şikayette bulunulduğu anlaşıldığını belirtti. Mahkeme heyeti kovuşturma şartının gerçekleşmediği nedeniyle davanın düşürülmesine karar verdi.
Mahkeme “Her ne kadar sanık hakkında Kişi Hürriyetinden Yoksun Kılma suçundan cezalandırılması istemiyle mahkememize kamu davası açılmış ise de; sanığın savunması, yukarıda izah edilen mesaj içerikleri, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden CMK 223/2-e maddesi uyarınca beraatine” kararını verdi. Mahkeme ayrıca sanık hakkında mağdurun telefonunun alınması ile ilgili “Yağma suçundan gereğinin takdir ifası için Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusu müzekkeresi yazılmasına” karar verdi. Dosya istinaf mahkemesi’ne gönderildi.
